Fransa’da son zamanlarda uygulamaya konulan kısıtlamalara rağmen, beklenmedik bir şekilde bir grup hakim, yasaklara uymadan bir lokantada yemek yemeye kalkıştı. Olay, ülke genelinde tartışmalara yol açarken, yargı bağımsızlığı ve etik kuralların yanı sıra, kamuoyunda büyük öfkeye neden oldu.
Yetkililer, pandemi koşulları ve güvenlik protokollerinin sıkılaştırılması amacıyla, özellikle yüksek profilli kamu görevlilerinin ve yargı mensuplarının belirli yerlerde toplu olarak bulunmalarını yasaklayan düzenlemeler getirdi. Ancak, bazı kaynaklardan alınan bilgilere göre, bu grup hakim, akşam saatlerinde Paris’in merkezi bir lokantasına giderek, masalarında bir araya geldi. Görgü tanıkları, hakimlerin “normal” yemek molası verdiklerini, sohbet ettiklerini ve sosyalleştiklerini ifade ederken, olay anı sosyal medyada da hızla yayıldı.
Olayın ortaya çıkmasının ardından, Fransa’nın yargı denetim organları ve kamu etik kurulları, durumla ilgili sıkı soruşturmalar başlattı. Eleştirmenler, hakimlerin bu tür davranışlarının, kamu güveni ve yargı bağımsızlığı açısından ciddi bir darbe olduğunu savunuyor. “Toplumun adalet sistemine olan inancının temelinde, yargı mensuplarının örnek davranışları yatar. Bu tür ihlaller, sadece yargı camiasını değil, aynı zamanda genel kamuoyunu da hayal kırıklığına uğratır,” diyen hukuk uzmanları, olayı sert bir dille eleştirdi.
Bazı kamu yetkilileri ise, uygulanan kısıtlamaların her ne kadar önemli olsa da, belirli sosyal etkileşimlerin tamamen yasaklanmasının gereksiz olduğunu dile getiriyor. Ancak, mevcut yasaların öngördüğü sınırların ihlal edildiği olayda, bu açıklamalar geniş yankı uyandırmadı. Fransız hükümeti, kurallara uymayanların hesap vereceği sinyalini verirken, yargı mensupları arasında da disiplin ve etik standartların yeniden gözden geçirilmesi çağrısı yapılıyor.
Olayla ilgili olarak, Savunma Bakanlığı ve yargı denetim organları, “Yüksek mevkideki şahısların, kamu yararına uygun davranmaları büyük önem taşır. Bu tür eylemler, gerek disiplin cezaları gerekse kamuoyunun güvenini sarsabilecek sonuçlar doğurabilir,” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Fransa’da yargı mensuplarının sosyal yaşamlarına yönelik kısıtlamaların, pandemi süreci ve artan güvenlik endişeleri nedeniyle getirilmiş olduğu bilinmekte. Ancak, bu tür yüksek profilli ihlaller, yasaların ve etik kuralların herkes için eşit şekilde uygulanmasının önemini bir kez daha ortaya koydu. Fransız kamuoyu, yargı camiasının bu tutumunun, ülkedeki adalet sisteminin itibarını nasıl etkileyeceğini yakından takip ediyor.
